Amin’e göre halk demokrasisini ilgilendiren iki temel değişken bulunmaktadır. Bunlardan birincisi, halk demokrasisinin “emekçi sınıfların” siyasal ve toplumsal taleplerinden doğmasıdır. Örneğin neoliberal burjuvazinin ve küresel ekonomiyle bütünleşmiş şirketlerin halk demokrasisiyle hiçbir ilgileri yoktur. İkinci temel değişken ise halk demokrasisinin belkemiğini “eşitlik” ilkesinin oluşturmasıdır. Söz konusu eşitlik tek başına ekonomik ya da kültürel değildir. Üretim araçlarının emekçilerin mülkiyetine geçmesi gibi bir hamlenin yanında, ifade ve örgütlenme özgürlüğünü, geniş toplum kesimlerinin devlet yönetimine katılımını ve kadın-erkek eşitliğini içermektedir. Amin’e göre bu değişkenlerden sadece birisi adına bile eşitlik bozulursa, halk demokrasisinden söz edilmesi olanak dışıdır. Halk demokrasinin temel değişkenlerini bu şekilde inceleyen Samir Amin, sonrasında halk demokrasisinin zorunlu ön koşullarına yer vermektedir. Bu ön koşullar sırasıyla “laiklik” ve “kapitalist dünya sisteminden kopuş”tur. İki ön koşulun herhangi birisinin göz ardı edilmesi, çevre ülkeleri açısından halk demokrasisi kurma yolunda kesin bir başarısızlığı hazırlayacaktır. 20. yüzyılda çevre ülkelerindeki modernleşme ve sosyalizmi kurma deneyimlerinin doğruladığı bir gerçek, laiklik ilkesini yaşama geçiremeyen ya da kapitalist dünya sisteminden kopmayı gerçekleştirmeden sadece gelişmiş kapitalist ülkeleri “yakalama” yolunu seçmiş ülkelerin bu hedeflerinde başarılı olamadıklarıdır.
Anahtar Sözcükler: Tarihsel materyalizm, toplumsal sınıflar, sosyalizm, demokrasi, laiklik, toplumsal cinsiyet
|